Jack & Jamie

Dudaklarına yapışmıştı. Öyle bir özlemle öpüyorduki Jamie’yi öylesine açtı ki ona. Nede olsa uzun zaman görüşmemişlerdi. Dudakları dudaklarına her değişinde sömürüyordu. Benimsin dercesine mühürlüyordu o dudakları bir daha açılmamazcasına. Eli omuzlarından beline doğru kaymaya başladı. O ince kıvrımları ne çok özlemişti. Bu ince bele sarılmadan nefes alamaycağını nerden bilebilirdi. Sıkıca sarıldı. Bana karşılık ver diye geçirdi içinden. O sırada Jamie’ın dudakları açıldı. Oda esir düşmüştü bu arzuya, bu özleme. Onca yılın özlemini bu dudakların sıcaklığında gidermeye çalışıyorlardı. Öpüştüler, öpüştüler... Sonra bahçeden gelen fısıltılar ve ayak sesleri ile ayrıldılar. Bir korsan vampirle görünmesi iyi olmazdı. Nede olsa bir suçluydu. ‘Yakında yine görüşeceğiz deyip’ gitmişti. Arkasında ne bıraktığını bilmeden. Jamie duvara yaslanarak çömeldi. O gittiğinde oluşan boşluğu kapatmak istercesine sarıldı bedenine. Meğer ne derinmiş o boşluk ne kadar anlam yüklemiş bu kısacık ilişkiye. Halbuki gönül eğlendirmekti ilk baştaki isteği fakat bir dakika... ona aşık olmuştu. Bu amansız umursamaz yakışıklı korsana aşık olmuştu. Bu yüzden gece uykularında rahat uyuyamıyor ve çığlıklarla uyanıyordu... Bütün gece bedeni tir tir titreyerek oturdu orda. Soğuktan değildi Jamie’nin titremesi. Özlemden, hatıralardan, kalp kırıklığından ama en çokta aşktandı. Onu hala deli gibi seviyor ve istiyordu Jamie. Sabah ilk iş yürüyüşe çıktı. Jack’le ilk tanıştığı gölün yürüyüş yoluna doğru yol aldı. Ağaçların arasından geçip eski ve terkedilmiş Köşk’e girdi. Birden gözünde anılar canlanmaya başladı. Jack’le saklambaç oynarken, Jack onu yakalıyorken, Jack ona kur yapıyorken, ve Jack onu öpüyorken... başını sallayıp hatıraları unutmaya çalıştı. Gidip gölü gören kanepeye oturup gölü seyretmeye başladı. Güneş yavaşça gözlerinin önünde yükselip geceye karıştı. Tüm gün Jack gelir umuduyla orda oturup beklemişti. Umudunu kaybetmişti. Artık Jack gelmez deyip ayağa kalktı ve arkasını döndü. Jack kapının kenarına omzunu yaslamış onu izliyordu. Jamie şaşkınlıktan ne yapması gerektiğini bilemiyorudu. O koyu kumral saçları, çekici yeşil gözleri, düzgünce inen burnu, kıpkırmızı dolgun dudakları ve eski dönem giysisi içinde ne kadar da yakışıklı duruyordu. Birden kendini çirkin hissetti Jamie. Pembe elbisesi Jack’in yanında sönük kalıyor sarı saçlarını süpürgeye benzetiyordu. “Burda ne arıyorsun?” diye sordu Jack. Şaşıran Jamie
“ımmm .. bilmiyorum. Belkide sadece..” bir durup nefes aldı jamie... düşündü. Kendine burada ne aradığını sordu fakat cevap alamadı.
“..neyse burda ne aradığımı bilmiyorum ve şimdi gidiyorum” diye cevap verdi. Jack için büyük bir şanstı bu. Zaten onu orda gördüğünde kalbi deli gibi atmaya başlamıştı. Dün gece onu bıraktıktan sonra deli gibi ne bahane bulup onu görebileceğini düşünüyordu yada Jamie’ye ne açıklama yapabileceğini. Doğruyu söyleyemezdi. Karşısına çıkıp ‘seni sevdim ama gitmek zorundaydım’ diyemezdi yada ‘şimdide bir iş için burdayım’ diyemezdi. Bir nakış gibi işliyordu planları bunu jamie için yıkamazdı. Gönderildiği dönemde artık aşka inanmayı bıraktığını söyleyemezdi. Kaybettiği güveni tazelemeliydi. Kurduğu duvarlarıda sağlama almalıydı. İş üstündeydi. Yaslandığı yerden doğruldu ve Jamie’ye doğru bir adım attı. Üstüne giderek vampir çekiciliğini ortaya koymaya çalışıyordu.
“Oww.. Hemen mi gidiyorsun?”
“Iıı.. evet gitmem lazım güneş battı beni merak ederler”
“Öyle mi?” deyip dahada yaklaştı Jack. Elini kaldırıp jamie'nin yanağını okşadı. Jamie daha da kızardı. Jack eğilip öptü onu dayanamayarak. İçinde ne varsa ispatlama çalıştı. Kaybettiği güvenini geri kazanmaya çalıştı. İçini eritircesine öptü kızı. Sonra geri çekilip hiçbirşey olmamış gibi, sanki biraz önce ateşlice öpen o değilmiş gibi sordu Jamie'ye.
"Bu geceki partiye geliyorsun değil mi?"
"E-e-e-eevet"
"O zaman orda görüşürüz" dedi ve sonra dudaklarına bir öpücük kondurup o gizemli vampir hızıyla yok oldu. Jamie şaşkınlıkla elini dudaklarına götürdü ve arkasından bakakaldı. Eve doğru yürümeye başlamışken bu gece olacakları düşünmeye başlamıştı bile...

Biz Çaylakların hayal gücüne hastayım.Korsan Vampir.Hmm güzel ve yaratıcı.
Rpgen iyiydi ve akıcıydı.Noktalama işaretleri tamam.Ancak renklendirmeden sınıfta kaldın.
Puanın:78